Amacına Uygun Kullanılmayan Lütuf
İletişimin bu kadar kolaylaşması
beni korkutmaya başladı. İstediğimiz her şeyin parmaklarımızın ucunda olması
kolay elde etmeyi sağlıyor.
Kolay elde edilen şey de kolay
tükenmeye mahkûm.
Bu, her istediğiniz önünüze
sunulurken elde etme zaferinin verdiği duyguyu yaşayamamak ve sıradan bir
sorunu olağanüstü görmeye sürüklüyor. Her şeyi ve herkesi bu kadar meşakkatsiz
elde edebilmek insan ilişkilerinin sonunu getiriyor, basitleştiriyor, insanı yalnızlığa, tatminsizliğe ve tembelliğe
sürüklüyor.
Tüm bu kolaylıklar çıkmadan önce
insanlar istekleri için gayret sarf etmeye mecburken şimdi bilgisayarın bir
düğmesine basarak istenilen her şeyi elde etmeleri mümkün. Bu kadar çabuk elde
etmek insanların hevesini kırıyor, Çaba harcamayan bir bireyin zaten hiçbir
özveride bulunmadan elde ettiği şeyler,
sıradan hale geliyor. Ve gerçekten çabalamaları gereken bir yola
çıkmaları gerektiğinde bunu nasıl yapacaklarını bilmedikleri için sudan çıkmış
balığa dönüyorlar. Bezginlik gün yüzüne
çıkıyor. Bu sonsuz döngü insanın yerinde saymasına neden oluyor ve artık
kişiler kendilerini geliştirmek için artık efor sarf etmiyor. Her şeyi ve herkesi elde edebildiğini gören
insanoğlu bir süre sonra bundan sıkılıyor, çünkü hiçbir zaman başarısıyla
tatmin olamıyor. Bu, insanı psikolojik bozukluğa ve yalnızlığa
sürüklüyor. İnsanlar yabanileşmeye ve birbirlerinden uzaklaşmaya başlıyorlar.
En kötüsü de yeni kuşak bunu fark bile
edemiyor çünkü elde etmeyi birkaç tuşa basmak sanıp aslında hiçbir iş yapmadan
büyük şeyler başardıklarını düşünüyorlar.
Kendini olduğundan fazlası görmek insanı toplumda küçük düşürüyor.
Artık insanların arkadaşlık, iş,
eğitim, aşk ve eğlence buldukları yer küçük ekranlar haline gelmiş
durumda.
Eğitimde artık bütün dersler, kitaplar, notlar hepsini bir tıkla
bulmak mümkün. Öğrenci derse gitme zahmetine bile girmeden okuyup ezberleyerek
sınavlarını geçiyor. Fakat iş hayatında bu bilgileri kullanamıyorlar çünkü
ezberlenen bilgiler geçici hafızamızda depolanıyor ve süreksiz oluyor.
Aşkta, gençler çeşitli internet sitelerinden sevgili arayışına
girişiyor. Yüzünü görmeden evde yatarak klavyede birkaç tuşa basarak bu koca
duygu köreltiliyor. Anlamı ve değeri
azalıyor.
Hatta tanımadıklarını yüzünü dahi
görmedikleri insanlarla arkadaş olmak yeni bir moda oldu! Önce facebook oradan
msn oradan telefon numaraları ve buluşma planları yapılıyor. Bu aynı zamanda
güven duygusunun da köreltiyor. İnsanlar herkese güvenmeye, ardından hayal kırıklığına uğramaya başlıyor.
Aşk ve arkadaşlık olgusunda bütün heyecanlar ve değerli anlar yitirilmeye ve
değeri giderek azalmaya devam ediyor.
Bu konuda aileler büyük rol
oynuyor. Kendi rahatları için çocukların ellerine telefonlarını tutuşturup
kafalarını dinliyorlar fakat bu sırada çocuklarının kafasına neleri
soktuklarının farkında değiller, elinden telefonunu düşürmeyen nesil gördüklerinde şaşırmaları anlamsız.
Bu, teknolojinin kötü bir şey
olduğundan değil bizim nasıl ve nerede faydalanacağımızı bilmememizden kaynaklanıyor.
Amacına uygun kullanılmayan bu lütuf, bizim yanlış kullanımımız yüzünden hayatımızı
kötü yönde etkiliyor. Hayatımızda var olan şeyleri desteklemek için kullanmamız
gereken teknolojiyi hayatımız yapıyoruz. İşte bundandır yalnızlık hastalığına
yakalanmamız.
Sevgi Yağmur Bulut
Yorum Kuralları:
1- Yaptığınız yorumun, yazıyla alakalı olmasına özen gösteriniz.
2- Yazım ve dilbilgisi konusundaki hassasiyetinizi yorumlarınızda da gösteriniz.
3- Her zaman nazik bir üslup kullanmaya özen gösteriniz.
4- Yukarıdaki kurallardan herhangi birine uymamanız durumunda, site sahibi yorumunuzu yayınlama ya da yayınlamama hakkına sahiptir.